ÇGD basın raporu: 3 ayda 26 gazeteciye soruşturma açıldı

ÇGD, Nisan-Haziran raporunda, 26 gazeteciye soruşturma açıldığını 19’una hapis cezası talep edildiği, 61 gazeteci hakkındaki davalara devam edildiği ve 15 gazetecinin polis şiddetine maruz kaldığını açıkladı.

Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Ankara Şubesi Nisan-Haziran dönemi ‘Medya Raporu’nu açıkladı. Gazetecilere yönelik baskı, sansür, gözaltı, akreditasyon ve tutuklanma ve işten çıkarılmalara yer verilen raporda, bu dönemde gazetecilere 26 soruşturma açıldığı, 19’una hapis cezasının talep edildiği, 3 gazetecinin iddianameleri tamamlanarak açılan davaların görülmeye başlandığı, 61 gazeteci hakkında açılmış davalara devam edildiği ve 1 Mayıs’taki polis şiddetinde 15 gazeteci yaralandığı, onlarcasının ise polis tarafından hakarete uğradığı açıklandı.

Dernek adına raporu açıklayan ÇGD üyesi Çınar Livane Özer, “Bu raporda da göreceğiniz üzere Türkiye’de basın yayın, gazetecilik faaliyetleri başta resmi makamlar olmak üzere yetkili bir çok makam tarafından ne yazık ki bir suç faaliyeti şeklinde algılanmakta” dedi.

Özer, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürülmesi olayından sonra haber yapanlar hakkında “Terör örgütü propagandası” suçlaması ile davaları açıldığını, aynı şekilde Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın gazetecileri “Terör örgütüne hizmet etmek” ile suçladığını belirtti.

‘Cenazede akreditasyon cezası’

Özer, şöyle devam etti:

“Dünya’da en çok kullanılan YouTube, Facebook ve Twitter’da, Savcı Kiraz’ın rehin alınma görüntülerinin vatandaşlar tarafından izlenmesi ve bu konudaki tartışmalar takip edilmesin diye aynı anda erişim engeli getirilerek yasaklandı. Diğer bir ilk ise bir cenaze törenine bazı basın yayın organlarının alınıp bazılarının alınmamasıyla ilgili oldu ve Türkiye ‘cenazede akreditasyon’ uygulamasıyla tanıştı.”

Can Dündar tehdidi

Özer MİT TIR’ları haberi üzerinden Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar üzerinden gazeteye sansür ve baskı uygulandığına dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Hesap verecekler” tehdidini hatırlattı.

Seçim süreci ve TRT

Kamu kaynakları ile var olan TRT’nin seçim süreci boyunca yayınlarında Erdoğan, hükümet ve AK Parti’nin faaliyetlerine yer verdiğini aktaran Özer, TRT’nin diğer siyasi partilere ise az yer verildiğine işaret etti.

Rapordan

Özer açıklamasının devamında bu dönemde gazetecilere 26 soruşturmanın açıldığını belirterek, “19 gazeteciye çoğunluğu hapis istemli ceza talebi oldu. 3 gazeteci için iddianameleri tamamlanarak hapis istemli davalar görülmeye başlandı. Aralarında yabancı gazetecilerinde bulunduğu 61 gazetecinin önceden açılmış davalarına devam edildi. 1 Mayıs’taki polis şiddetinde 15 gazeteci yaralandı ve onlarcası polis tarafından hakarete uğradı” dedi.

Özer ayrıca 67 gazetecinin işten çıkarıldığını söyledi.