BUDA BİZE DUA NIN NE KADAR DEĞERLİ OLDUĞUNU HATIRLATIR

Orta yaşlı bir kadın bir manava giderek kocasının çok hasta olduğunu, çalışamaz duruma düştüğünü, çocuklarıyla birlikte aç kaldıklarını ve yiyeceğe ihtiyaçları olduğunu söyler. Manav ona ters bir şekilde bakarak derhal dükkanını terk etmesini ister. Kadın ailesinin ihtiyaçlarını düşünerek, "Lütfen efendim, paramız olur olmaz getirip borcumu ödeyeceğim", der.  Manav kendisine karşılıksız bir şey veremeyeceğini söyler. O sırada dükkanın dışında olaya şahit olan bir müşteri içeriye girerek manava yaklaşır ve: "Ben o kadının almak istediklerine kefilim. Ailesinin ihtiyacı olan şeyleri ona ver.", der.  Bunun üzerine manav çok isteksiz bir şekilde kadına döner ve alışveriş listesini terazinin kefesine koymasını, onun ağırlığınca diğer kefeye istediklerinden koyacağını söyler. Kadın bir an duraklar, sonra başını önüne eğer ve çantasından üzerine birşeyler karalanmış bir kağıt parçasını çıkarır ve manavın kendisine gösterdiği kefeye özenle bırakırken başı hala öne eğiktir. Manavın ve diğer müşterinin gözleri terazinin kefesine dikilirken manav hayretle müşteriye dönerek, kısık bir sesle: "İnanamıyorum", der. İnanılacak gibi değildir. Müşteri manava gülerken manav çoktan diğer kefeye eline geçeni doldurmaya başlamıştır ama nafile, diğer kefeyi yerinden bile kıpırdatamamıştır. Terazinin kefesi artık üzerindekileri alamayacak kadar dolduğunda çaresiz hepsini bir torbaya doldurarak kadına verir. Şaşkınlıkla üzerinde bir şeyler karalanmış kağıdı eline alır ve okur.Kağıtta alışveriş listesi değil sadece bir dua yazılıdır: "Allah' ım! Neye ihtiyacım olduğunu ancak sen bilirsin. Kendimi senin ellerine teslim ediyorum." Manav derin bir sessizliğe bürünmüştür.Kadın kendisine yardımcı olan adama teşekkür ederek dükkandan ayrılır.

Hiç yorum yok:

saygı ve iyi nıyetli açıklama niteliği taşımayan yorumlar yayınlanmıyacak tır

YENİ GÖNDERİ

recentposts1

POPÜLER GÖNDERİLER